Türk Ülkelerin Alfabe Merkezi
  TÜRKİYE
 


Türkiye Türkçesi
Türkiye Türkçesi
Konuşulduğu ülkeler:
Konuşan kişi sayısı:
80 milyonu ana dili olmak üzere, yaklaşık 100 milyon.
Sıralama:
15-16
Dil Grubu Sınıflandırma:
- Türkçe
Resmî Durum
Resmî dil olduğu ülkeler:
Dili düzenleyen kurum:
Alfabe:

 
 

a - A 
 b - B 
 c - C 
 ç - Ç 
 d - D 
 e - E 
 f - F 
 g - G 
 

 

 ğ - Ğ 
 h - H 
 ı - I 
 i - İ 
 j - J 
 k - K 
 l - L 
 m - M 
 

 

 n - N 
 o - O 
 ö - Ö 
 p - P 
 r - R 
 s - S 
 ş - Ş 
 t - T 
 

 

 u - U 
 ü - Ü
 v - V 
 y - Y 
 z - Z
 

 
Türkiye Türkçesi, Ural-Altay Dilleri içerisinde Türk dil ailesinin Oğuz Grubu'na mensup lehçedir. Anadolu, Kıbrıs, Balkanlar ve Orta Avrupa'da geniş yayılım alanı bulmuş olup, Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Makedonya ve Kosova'nın resmî dilidir.
Sınıflandırma
Türkçe; Gagavuzca, Horasan Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ve birkaç lehçe ile birlikte olarak Altay dil ailesi'ne bağlı Türk dilleri ailesi'nin Oğuz Grubunda yer almaktadır.
Resmî durumu
Türkçe Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Türkiye'de Türk Dil Kurumu, Atatürk tarafından 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti olarak bağımsız bir organ olarak kurulmuştur. Türk Dil Kurumu dilin sadeleşmesi, yabancı kökenli sözcüklerin değiştirilmesi (özellikle Arapça ve Farsça) için çalışmıştır. 1978 Dil yasasına göre Türkçe Kosova'da resmî dildi. Şu anda sadece Kosova'nın Türk çoğunluğunun yaşadığı bir kent olan Prizren'de resmî dildir. Diğer bölgelerdeki resmiyeti ortadan kaldırılmıştır.
Kullanımı
1960'larda iş gücüne ihtiyaç duyan Avrupa kapılarını büyük ölçüde Türklere açmış ve Türkiye'den Avrupa'ya yoğun bir göç yaşanmıştır. I. Dünya Savaşı sonrasında Balkanlar'da yaşamaya devam eden Türkler ile birlikte bu insanların sayısı günümüzde neredeyse 6 milyona ulaşmıştır ve büyük bir çoğunluğunun ana dili Türkçedir. Amerika ve Avustralya'da ise yaklaşık 200 bin kişi Türkçe konuşmaktadır. Böylece Türkçe (Türkiye Türkçesi), Türkiye ve KKTC dahil tüm dünyada ana dil olarak yaklaşık 71 milyon kişi tarafından konuşulurken, bu sayı Türkiye Türkçesini ikinci dil olarak konuşanlarla birlikte tahminen yaklaşık 80 milyonu bulmaktadır.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, 1980'li yıllarda yaptığı araştırma sonucu tüm Türk lehçelerini 200 milyon kişinin konuştuğunu ortaya çıkardı. Ancak buna Türk lehçelerini ikinci ya da üçüncü dil olarak konuşanlar da dahildi. Aradan geçen çeyrek asırda Türkçe konuşan nüfus önemli oranda arttı. Günümüzde yaklaşık 210 milyon kişinin Türkçeyi ve diğer tarihi lehçelerini ana dili olarak konuştuğu üzerinde durulmaktadır. Buna Türkiye Türkçesini de içeren Türk lehçelerini ikinci veya üçüncü dil olarak konuşanlar da dahil edilecek olsa, bu sayı gözle görülür derecede artacaktır. Bu nedenle Türkiye Türkçesinin en çok konuşan kişi sayısına sahip olduğu Türk Dilleri Ailesi, tüm lehçeleri ile dünyanın en çok konuşulan dil ailelerinden birini oluşturmaktadır.Koçak
Tarihsel Gelişimi
Orta Asya'dan, Anadolu'ya
Altay Dağları civarından kaynaklanan dil, onu kullanan göçebe kavimlerin doğuda Japonya'ya, batıda ise Avrupa'ya doğru hareketiyle yayılmıştır. Afganistan ve Batı Çin civarında Moğolca; Rusya, Güney ve Güneydoğu Çin bölgesinde Tunguz; eski Rusya ülkelerinden batıda Türkiye'ye, güneyde ise İran'a yayılan bir alanda ise Türki diller olarak değişmiştir. Güneyde bulunan başlıca Türki diller Türkçe, Azeri Türkçesi ve Türkmen Türkçesidir. Oğuz boylarının kullandığı Gagavuz lehçeleri ve İran kaynaklı Horasan lehçesi, Türkiye lehçesi ile birlikte bugünkü Türkçenin bölümlerini oluşturmaktadır.
Divân-ı Lügati't-Türk, Türk kültürün ilk Türk dilini anlatan ve yazılan Sözlük eseri dir ve Kaşgârlı Mahmud tarafından 25 Ocak 1072'de yazılmaya başlanmış ve 10 Şubat 1074'te bitirilmiştir. Bu kitap içinde bu tümce bulunuyor. "Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur". Türkçenin zengin gramer özelliklerini ilk ve en çarpıcı biçimde yansıtıyor.
Türkçenin kullanım alanını genişleten bir başka Karahanlı Devleti'nin mensubu, ikinci bir Türk ve Türkçe kültür abidesi olan Yusuf Has Hacib dir. Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı eseri ile Türk dil birliğinin diğer önemli yazılı temelini attı.(1069-1070 yılarında bu Türkçe eseri tamamlandı).
Ahmed Yesevi 12yy. Türk dilinde yazdığı "hikmet" adlı şiirleri biraraya getiren Türk tasavvuf edebiyatının bilinen en eski örneklerini içeren kitap ile Türkçenin kulanımını etkiledi.
13/14.yy. yaşamını süren Yunus Emre Türkçenin, özellikle Türkçe şiir dilinin temel ustası ve abidesi(anıtı) olmaktadır. Yunus Emre'nin edebiyat tarihi bakımından, önemli bir yanı da Anadolu'da, Türkçe şiir dilinin öncüsü olması ve tasavvuf sorunlarını yalın, kolay anlaşılır bir dille söyleyişi nedeniyledir. Şiirlerinin ölçüsü, Türkçenin ses yapısına uygun aruz olmakla birlikte söyleyişi akıcı, sürükleyici bir nitelik taşır. Tasavvufun en güç anlaşılır kavramlarını, Türkçenin ses yapısına uygun biçimde dile getirir, şiirinde duygu ve düşünce birliğinden oluşan bir derinlik görülür.
Hacı Bayram Veli 14/15.yy. Anadoluda yaşamını süren Türk mutasavvıf ve şair olarak, eserlerini Türkçe olarak yazmakta oldu ve Türkçe kulanımını Anadoluda önemli şekilde etkiledi.
Türkçe ait olduğu Altay Dil Ailesi'nin en çok kişi tarafından kullanılan dilidir. 5500-8500 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır. Azeri, Türkmen, Tatar, Özbek, Başkurti, Nogay, Kırgız,Kazak, Yakuti, Çuvaş gibi bölümleri vardır.
Örnek olarak yazılı Türkçe üzerine kaynaklarda (M.Ö. 1766 yılık çin kronikinde) ilk kez tutanaklarda tanrı , Ordu , kılıç ve kut (mutluluk) sözcükleri bulunulmaktadır.
Moğolca, Mançu-Tungus, Korece ve Japonca ile yakın ilişkisi vardır. Bazı bilimadamları, ilişkinin ödünç alınmış sözcüklerden kaynaklandığını ve temelli olmadığını iddia etmiştir. Son zamanlarda yapılan karşılaştırmalı çalışmalar, bu tezin hatalı olduğunu, Türkçe ve Japonca'nın temel ilişkilerinin bulunduğunu kanıtlamıştır[1].
Dünya'da Türkçe konuşanların dağılımı


Dil örnekleri klasik Eski Türkçe Kültürü (Göktürk 6/7/8yy. ile Orhun yazıtları) ve Türkiye Türkçesi Kültürü
Göktürkçe
Türk Oğuz beğleri, budun, eşidin; üze Kök Tengri basmasar, asra yir telinmeser, Türk budun, ilinin, törünün kim artatı(r)?
Türkiye Türkçesi
Türk Oğuz beyleri, ulus, işitin; üzeride Gök Tanrı basmasa, altta yer delinmese, Türk ulusu, ülkeni, töreni kim atar?
Dil Devrimi
Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslaşma sürecini tamamlayan Türk Devrimi'nin ya da Atatürk devrimlerinin en önemli basamaklarından ilki Cumhuriyet'in kuruluşundan 4 yıl sonra yapılan harf devrimi, ikincisi de Cumhuriyet'in kuruluşundan 9 yıl sonra yapılan Dil Devrimi'dir.
Dil Devrimi kısaca, Türkçe ile düşünmeyi, Türkçenin bütün, bilim, sanat ve teknik kavramları karşılayacak yolda gelişmesini sağlayan eylemdir.
Dilbilimci Kâmile İmer "Dil Devrimi nedir?" sorusunu şöyle yanıtlıyor:
Dili daha çok yerli öğelerin egemen olduğu bir kültür dili durumuna getirmek amacıyla yapılan ve devletin desteğini kazanmış olan ulus çapındaki dili geliştirme eylemine 'dil devrimi' adı verilmektedir. (Dilde Değişme ve Gelişme Açısından Türk Dil Devrimi, TDK Yayınları, Ankara, 1976, s. 31 ve ötesi)
Her insan düşüncesini sözcükler arasında bağ kurarak oluşturduğu tümcelerle aktarır, bu açıdan bakınca Dil Devrimi aynı zamanda düşüncenin yenileşmesidir. abuzettin kıllı bacağın söylediği gibi, "Dil Devrimi'nin gerçekleşmesini sağlayan etkenler, aynı zamanda onun amaçlarını ortaya koymaktadır. Uluslaşma etkeni dili yabancı öğelerden temizleme amacını, öteki de kültür dili durumuna getirmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçların olumlu sonuçlar vermesi, ortaya çıkan ürünlerin toplumun malı olmasına bağlıdır. Devletin desteği olmaksızın dilde yapılan devrim, bireysel bir eylem olarak kalır, topluma mal olmaz. Dil Devrimi'nin hazırlık evresindeki çabalar, bunun en güzel örnekleridir. Türk Dil Devrimi'nin hazırlık evresi olarak nitelendirebileceğimiz ve Tanzimat Fermanı ile başlayan dönemdeki dili temizleme isteği toplumu kapsayamamıştır. Ancak Cumhuriyet'ten sonra, 1932 yılında devletin öncülüğünde Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin kuruluşuyla dilde yapılan yenilikler, ulus çapında bir eylem olarak topluma mal olmaya başlamıştır." (Agy, s. 32)
Türkçe yapı bakımından çok zengin bir dil olmakla beraber, dünya üzerinde de hala çok konuşulan bir dildir. Bu zenginlik her ne kadar içinde yabancı sözcükler bulundursa da, bu durum dilde hiçbir bozukluğa yol açmamıştır. Bunun nedeni de, Osmanlı'nın, zamanında barındırdığı azınlıkların olmasıdır. Çünkü bu nedenle dilde çok fazla yabancı "sözcük alış-verişleri" olmuştur. (Yağmur Akyüz)
 
kürkler dünyada en çok alfabe değiştiren kavimlerdendir.
Ağızları
Türkiye Türkçesinin genel kabul görülmüş ve yazı diline aktarılmış şivesi, İstanbul ağzından türemiştir. Anadolu'da özellikle Karadeniz Bölgesi, Güneydoğu Bölgesi ve de Ege Bölgesi'nde ağız farklılıkları apaçık gözlenmektedir. Ancak ağızlar, genellikle insanların belli bir eğitim ve kültür seviyesine ulaşması ile yavaş yavaş terk edilmekte ve toplumda çoğunluğun konuştuğu ağız kabul görmektedir.
Dilbilgisi
Türkçeyi (Türkiye Türkçesi) diğer dillerden ayıran üç özellik şunlardır:
  1. Türkçe sondan eklemeli bir dildir.
  2. Türkçede ses uyumu vardır.
  3. Türkçede sözcüklerin cinsiyeti yoktur.
Türkçe'nin özellikleri
  • Türkçe söz varlığının çoğunluğu; öz Türkçe sözcükler, Arapça ve Farsça'dan geçmiş Türkçeleşmiş sözcüklerden oluşmaktadır. Arapça ve Farsçadan gelmiş sözcükler o kadar Türkçeleşmiştir ki Arap veya Fars dilindeki halinden oldukça farklıdır ve kimi sözcüklerin anlamı farklılaşmıştır.
  • Türkçede tümce yapısı: Özne, Tümleç, Yüklem şeklindedir.
  • Türkçede kısa yoldan anlatım ön plandadır. Örneğin, "sobayı yak" derken "sobanın içindeki odun ve kömürleri yak" anlamındadır.
  • Türkçede zamirler: ben, sen, o, biz, siz, onlar şeklindedir.
Sözcük Türeme Farkı
Özelliği gereği sona eklemeli bir dil olduğundan Türkçede basit bir kökten çok sayıda sözcük türetmek mümkündür. Bu özelliğin bulunmadığı Hint-Avrupa Dilleri kolundan gelen İngilizce, Almanca ve İspanyolca aşağıda Türkçe ile karşılaştırılmıştır.

Türkçe
İngilizce
Almanca
İspanyolca
göz
eye
Auge
ojo
gözlük
eyeglasses
Brille
gafas
gözlükçü
optician: someone who sells glasses
Augenoptiker, Brillenverkäufer
vendedor de gafas
gözlükçülük
the business of selling glasses
Das Geschäft des Brillenverkaufes,
Der Beruf des Augenoptikers
la tienda de la venta de gafas

Ve eylemden türeme:

Türkçe
İngilizce
Almanca
İspanyolca
yat
lie down
lege (dich) hin, schlafe!
acostar
yatır
lay down [that is, cause to lie down]
lege an
atraca
yatırım
instance of laying down: investment
Investition
inversión
yatırımcı
depositor, investor
Kapitalanleger, Investor
spónsor, inversor
yatırımcılık
to be an investor
ein Investor sein
ser un inversor

Eklerle tümce oluşturma
Diğer yaygın olarak konuşulan dillerle karşılaştırıldığında, daha az sayıda sözcük ve harf ile daha çok bilgi aktarmak olanaklıdır. Diğer pek çok dilde olmayan bir özelliğe göre, bir sözcük köküne ekler ekleyerek, tek sözcüklü tümceler oluşturulabilir.

Türkçe
İngilizce
Almanca
İspanyolca
ev
house
Hause
casa
evde
at home, within the house
im Haus, zu Hause
en casa
eviniz
your house
Ihr Haus
su casa
evinizde
at your house
in Ihrem Haus
en su casa
evinizdeyiz
we are at your house
wir sind in Ihrem Haus
estamos en su casa

Büyük ve küçük ünlü uyumu
Türkçede büyük ünlü uyumu ve küçük ünlü uyumu olarak bilinen iki ünlü uyumu vardır. En yaygın ve kapsamlı olan, büyük ünlü uyumudur. Kural dışı kalan çok az sözcükler mevcuttur ki bunların büyük bir kısmını yabancı kökenli sözcükler oluşturmaktadır. Bu kurala göre Türkçede bir sözcüğün ilk hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) varsa, izleyen hecelerde de kalın heceler; ince bir ünlü (e, i, ö, ü) varsa, izleyen hecelerde de ince ünlüler yer alır. Sözcüğün ilk hecesi düz ünlüyle başlamışsa (a,e,ı,i)diğer hecelerde düz ünlüyle devam eder.
Örnek:
  • büyük ünlü uyumu : balta - baltalar ; arı - arılar ; top - toplar ; uçak - uçaklar
  • küçük ünlü uyumu : ev - evler ; istek - istekler ; örtü - örtüler ; ünlü - ünlüler
  • Kulak misafiri olmak.
  • Yangına körükle gitmek.
  • Yumurta kapıda.
  • Etekleri zil çalmak.
  • Yerin kulağı vardır.
Türkçede en çok kullanılan atasözlerinden örnekler;
  • Damlaya damlaya göl olur.
  • Bugünün işini yarına bırakma.
  • İşleyen demir ışıldar.
  • Gün doğmadan neler doğar.
Türkçe'de bulunan ilginç deyim ve atasözleri;
  • Fakirin parmağına bir kaşık bal bulanmış, yemeden duramamış.
  • Kedi (Bazı yerlerde kuş) g.... görmüş, yara sanmış.
  • Deveye sormuşlar, senin boynun neden eğri diye. Nerem doğru ki demiş.
  • Türk çalmış, Türkmen oynamış.
  • Ayranı yok içmeye, tahtıravanla (atla) gider s...maya.
  • Daha karpuz kesecektik. (yeni deyimleşen bir sözcük öbeğine örnek)
Yabancı Dillerle Etkileşimi
Türkçe'ye Geçen Yabancı Sözcükler
Her ne kadar Atatürk'ün dil devrimi ile Türkçe, kökeni Arapça ve Farsça olan sözcüklerden arındırılmaya çalışıldıysa da, dil devriminin politik etkenlerle aksamasından ötürü bu iki dilden sözcükler, Fransızca sözcüklerle birlikte Türkçe sözlüğün önemli bir bölümünü oluşturmayı sürdürmektedir.
Türkçe'de yer alan sözcüklerin toplam %14,33'ü (104.481 sözcüğün 14.973'ü) yabancı dillerden Türkçe'ye girmiştir:

 

Basın Dilindeki Yaygınlığı
Tuba Ersöz'ün bir araştırmasına göre, basındaki yabancı kökenli sözcük kullanımı halka göre daha yüksek bir konumda. Basın dili halka bilimsel dilden daha yakın olması gerekirken, Türkiye'deki bu tam tersine işleyen olgu dikkat çekici.
Araştırmaya göre dil devriminden bu yana basın dilinde Türkçe sözcük kullanımı artmış, Farsça ile özellikle Arapça sözcüklerin kullanımı büyük ölçüde düşmüştür. Buna karşın diğer dillerden alınan sözcüklerin kullanımında bir artış olmuştur, ki bu rakamların günümüzde daha da arttığı tahmin edilmektedir.

Yıl
Türkçe sözcükler
Arapça sözcükler
Farsça sözcükler
Fransızca sözcükler
1931
35 %
51 %
2 %
6 %
1941
48 %
40 %
3 %
4 %
1951
51 %
35 %
3 %
6 %
1965
60,5 %
26 %
1 %
8,5 %
1995
70,9 %
19,7 %
1 %
8,4 %


Yabancı kökenli sözcüklerden bazı örnekler:
  • Arapça'dan: fikir, hediye, resim, insan, saat, asker, vatan, ırk, millet, memleket, devlet, halk, hain, kurban, şehit
  • Farsça'dan: tahta, pazar, pencere, şehir, hafta, ateş, rüzgâr, ayna, can, dert, hoş, düşman, kahraman, köy
  • Yunanca'dan: liman, kutu, ırgat, lamba, filiz, kiraz
  • İtalyanca'dan: banyo, bavul, politika, gala, borsa, fanila, posta, iskele, jandarma
  • Fransızca'dan: lüks, kuzen, pantolon, kuaför, hoparlör, kamyon, sürpriz, şans, detay, iskelet, anten, lavabo, eviye, tuvalet, polis
  • İngilizce'den: pikap, tişört, mayın, miting, video, teyp, kod, çita, medya, sandviç
  • Almanca'dan: şalter, şvester, haymatlos, kuruş, beher
Türkçe'den Diğer Dillere Geçen Sözcükler

 

Türkçe kökenli ya da alıntı sözcüklerden bazı örnekler:
  • cacık: Yunanca "zaziki"
  • denge (para): Rusça "dengi"
  • dilmaç (çevirmen): Almanca "Dolmetscher"
  • dolma: İngilizce "dolma", Yunanca "dolmalakis"
  • duman: Rusça'da "tuman"
  • ordu: Almanca, İngilizce ve Fransızca "Horde"
  • yelek: İngilizce ve Fransızca gilet, ispanyolca gileco, jaleco, chaleco, arabca jalikah
  • yoğurt: İngilizce "yoghurt", Fransızca "yaourt", Almanca "Joghurt", İspanyolca "yogur"
  • yar (uçurum): Rusça "zar"
  • yarlık (ferman): Rusça "zarlik"
Ayrıca: Rekortmen Sözcükler
En çok anlamdaşı olan sözcük:
  • Tuvalet, ayakyolu, memişhane, abdesthane, kenef, hela, yüznumara. (7)
En çok tek bir sesli harf kullanımı:
  • Badanalayamayacaklardansalar (12)
En uzun sözcük:
  • Muvaffakiyetsizlestiricilestiriveremeyebileceklerimizdenmissinizcesine (77 harf)
En çok a içeren sözcük:
  • Alafrangalaştıramayacaklardansalar (13 kez a harfi)
En çok "e" içeren sözcük:
  • Gelenekselleştiriveremeyebileceklerdenseler (15 kez e harfi)
En çok "ı" içeren sözcük:
  • Sıkıntısızlaştırıcılığınızın (11 kez)
En çok "i" içeren sözcük:
  • Kişiliksizleştiricileştiriverebileceklerimizdenmişsiniz (15 kez)
Tersinden de aynen okunan en uzun tümceler:
  • Ey Nihat Adana'da tahin ye (21 harf, anlamlı)

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
 
 
 
   
 
AHMET HAMDİ GÖZCÜ 9/A 159 Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol